DOLAR 41,0955 0,51%
EURO 47,6113 0,57%
ALTIN 4.462,53-0,34
BITCOIN %
Diyarbakır
35°

AÇIK

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Bir Ayda Dört Kadın: Diyarbakır’da Yitip Giden Hayatlar

ABONE OL
27 Temmuz 2025 14:45
0

BEĞENDİM

ABONE OL

27 Temmuz 2025 14:45


Kaynak: MEHMET SABRİ İPEK

Diyarbakır’da son bir ay içinde dört kadının öldürüldü.Bunlar duyduklarımız,resmi rakamlar açıklanmış değil. Belki birisi haber yapılmadı, birinin adı hiç duyulmadı, birinin ölümü “şüpheli” dosyasına kaldırıldı. Ama bu şehirde bir şey oluyor, sessiz bir çığlık duvarlara çarpıp yankılanmadan kayboluyor.

Bir ayda dört kadın demek; her hafta bir kadın demek. Belki bir anneydi, belki üniversite sınavına hazırlanan bir genç kız, belki şiddetten kaçıp güven arayan biri… Ama artık hiçbiri değil. Çünkü yoklar. Hayatlarından koparıldılar. Ve biz bu cinayetleri artık sayarak konuşuyoruz.

Bu kaçıncı yaz? Bu kaçıncı “bir şey yapılmalı” cümlesi? Bu kaçıncı “erkek adalet” eleştirisi?

Diyarbakır gibi bir şehirde, her yanı tarih, kültür ve mücadele olan bir coğrafyada, kadının bu kadar kolay öldürülmesini kabullenemiyorum. Cinayetler münferit değil, yapısal. Şiddet bir patlama değil; birikmiş, sistemleşmiş, korunmuş bir rejimin sonucu.

Aile içi denilen şiddetin, aslında toplumsal olduğunu hâlâ konuşmaktan yorulduk. “Şiddet aile meselesidir” diyen her suskunluk, her savcı, her mahkeme kararı bir sonraki cinayetin kapısını aralıyor.

Kadınların sadece hayatta kalmak için mücadele verdiği bir ülkede, köşe yazısı yazmak bile utanılacak bir lüks gibi geliyor bazen. Çünkü ben yazarken, bir kadın daha “öldü” haberi düşüyor ekranlara. Adını bilmediğimiz, yüzünü hiç görmediğimiz ama ortak kaderini tanıdığımız bir kadın daha…

Peki çözüm ne? Yasalar var, ama uygulanmıyor. Platformlar mücadele ediyor, ama yetmiyor. Erkek şiddetini durduracak olan şey yalnızca yasa değil, toplumsal dönüşüm. Erkekliği yeniden tanımlamak zorundayız. Gücüyle değil, empatisiyle var olan bir erkeklik mümkün. Ama önce susanlardan, görmeyenlerden, geçiştirenlerden kurtulmalıyız.

Bu şehir, kadınların öldürüldüğü değil, özgürce yaşadığı bir yer olmalı. Ve bu yazı, bir ağıt değil; bir çağrı. Diyarbakır’daki kadınlar için, Türkiye’deki kadınlar için, yarın ölmemesi gereken bir kadın için…

Unutmayalım: Her kadın cinayeti bir toplumun utancıdır.

Mehmet Sabri İPEK

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP