DOLAR 41,0955 0,51%
EURO 47,6113 0,57%
ALTIN 4.462,53-0,34
BITCOIN %
Diyarbakır
35°

AÇIK

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Yanan Orman Değil, Geleceğimizdir”

ABONE OL
6 Temmuz 2025 22:44
0

BEĞENDİM

ABONE OL

6 Temmuz 2025 22:44


Kaynak: MEHMET SABRİ İPEK

Her yaz mevsimi yaklaştığında, yüreğimize bir gölge düşüyor: “Bu yıl orman yangınları ne zaman başlayacak?”
Artık ne yazık ki bu yangınlar bir doğal afet değil, insan eliyle başlatılan sistematik bir yıkım gibi karşımıza çıkıyor. Bir izmarit, bir ihmalkârlık, bazen de kasıtlı rant yangınları… Fakat farkında olmadığımız şey şu: Biz sadece ağaçları değil, nefesimizi, gölgemizi, suyumuzu ve geleceğimizi yakıyoruz.

Ağaç Bir Bireydir, Orman Bir Toplum

Bir ağacı yakmak, sadece bir odun parçasını yok etmek değildir. O ağacın gölgesinde büyüyen otları, dallarında yuva kurmuş kuşları, kökleriyle beslediği yeraltı canlılarını da kül etmektir.
Bir orman yangını çıktığında aslında bir ekosistem mezarlığı oluşur. Ve bu mezarlık, yalnızca doğanın değil, insanın da ölüm fermanıdır.

Sorumluluk Sadece Devletin Değil

Evet, devletlerin yangın söndürme uçakları, ekipleri ve organizasyonları olması şart. Ancak unutmamalıyız: Yangın çıkmadan önce önlemek, yangın çıktıktan sonra söndürmekten çok daha ucuz, kolay ve etkili.
Vatandaş olarak sigaramızı sönmeden atmazsak, ormanda ateş yakarsak, ormanlık alanlara yapılaşmayı alkışlarsak… Biz de bu suçun ortağıyız.

Ormanlar Lüks Değil, Zaruret

Bazıları hâlâ “yanan ormanın yerine yenisi dikilir” diyebiliyor. Oysa bir ormanı yeniden inşa etmek yüzlerce yıl süren bir doğal mühendislik gerektirir. Dikilen fidan, yanmış bir çam ağacının yerini ancak 300 yıl sonra alabilir.
Dolayısıyla mesele ağaç değil; mesele zamandır, iklimdir, canlılıktır, yaşamdır.

Rant mı, Hayat mı?

Ne zaman kıyılarda veya şehir yakınlarında bir orman yansa, arkasından bir otel, bir villa, bir yol yapılır oldu.
Bu artık basit bir rastlantı değil, toplumsal hafızaya kazınmış bir sistematik ihanet şüphesidir.
Doğa bir mülk değil; gelecek nesillere bırakılmış bir emanettir. Bu emaneti hoyratça yakmak, sadece bugünün değil, torunlarımızın da hakkını gasp etmektir.

Son Söz:

Ormanlar sadece yeşil alan değil, sessiz öğretmenlerimizdir.
Her yıl biraz daha susuyorlar. Her yangında biraz daha dilsizleşiyor dünya.
Ve biz, eğer hâlâ duymuyorsak bu çığlığı, asıl yanan şey artık sadece ormanlar değil — vicdanlarımızdır.

Mehmet Sabri İPEK

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP