Tam ismiyle Bedi’ûz-zamân Ebû’l-‘İzz İsmâ’îl b. er-Rezzâz el-Cezerî, 1136 yılında Şırnak’ın Cizre ilçesinde doğdu. Çoğunlukla Diyarbakır’da yaşamış olsa da, yine doğduğu topraklarda 1233 yılında vefat etti. Kabri Cizre’de Nuh Camii avlusundadır. Cezerî, 1206 yılında tamamladığı “Kitâb fî Ma’rifeti’l-hiyeli’l-hendesiyye” adlı eseriyle, döneminin bilim ve teknikte ne kadar ileri düzeyde olduğunu belgeledi ve büyük bir hayranlık uyandırdı.
Diyarbakır: Bilimin ve Tekniğin Yuvısı
Cezerî’nin Diyarbakır’a yerleşmesi, Artuklu Sarayı’nda çalışmalarını sürdürmesinde etkili oldu. Diyarbakır, bilimini ve tekniğini geliştirmek isteyen her araştırmacı için uygun bir medrese ve eğitimci sunan bir bilim merkezi olmuştu. Medreseler, ilim merkezi olarak faaliyet gösteriyor; sanat, mantık, fıkıh, hikmet, teknik ve fen alanlarında tahsil yapmak isteyen talebeler, diledikleri alandaki eğitim gruplarına katılabiliyordu. Bu destek ve eğitim ortamı, Cezerî’nin makinelerini geliştirmesine ve ilerlemesine önemli katkılarda bulundu.
Mükemmel Mekanik Tasarımlar: Cezerî’nin İcatları
Cezerî, icatları arasında mekanik su saatleri, otomatik çeşmeler, robotik figürler, orkestralı saatler ve daha birçok ilginç tasarımı içeren “Kitâb fî Ma’rifeti’l-hiyeli’l-hendesiyye” eseriyle dikkat çekiyor. Filli su saati, tasarım ve işleyiş açısından öne çıkan bir teknik harika olarak öne çıkıyor. Saat, bir fil üzerine yerleştirilmiş bir kürsüden oluşuyor ve bu tasarımın yanı sıra sürecin işleyişi de büyük bir mühendislik başarısı sergiliyor.
Cezerî’nin icatları arasında ayrıca, otomatik çeşmeler, içki servisi yapan sihirli kaplar, insan ve hayvan figürlerine benzeyen otomatlar, su kaldıran makineler, bardak şeklinde su saatleri gibi birçok ilginç ve estetik tasarım bulunmaktadır. Cezerî, bu icatlarını tasarlarken sadece mühendislik bilgisini değil, aynı zamanda fen, matematik, robotik ve estetik gibi geniş bir bilgi yelpazesinden de yararlanmıştır.
Cezerî’nin makineleri, işlevsellik ve estetiği başarıyla birleştirerek bilimi ve sanatı bir araya getiriyor. Onun tasarımlarındaki estetik, derinlik ve incelik, hem bilim hem de sanat dünyasında büyük takdir toplamıştır. Bu tasarımlar, geçmişten günümüze uzanan bir miras niteliğindedir ve Cezerî’nin sadece bir mühendis değil, aynı zamanda yetenekli bir sanatçı olduğunu gösterir.
DİYARBAKIR HABERLERİ
27 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
27 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
27 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
27 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
27 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
27 Ağustos 2025EKONOMİ
27 Ağustos 2025