0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Diyarbakır PTT Başmüdürlüğünde çalışan emekçiler artan iş gücü ve baskılar nedeniyle bir basın açıklaması yaptı.PTT Başmüdürlüğü önünde yapılan basın açıklamasında basın metnini Haber-sen şube örgütlenme sekreteri Serhat Oktay okudu.
Haber-Sen Şube örgütlenme sekreteri Serhat Oktay”Sorunların ana kaynağı durumunda olan personel eksikliğini çözmek yerine, sorunun kaynağını görmezden gelip, emekçiler üzerindeki baskıları artırarak; çalışılamaz, mutsuz, huzursuz, bir ortam yaratmışlardır. Sürekli olarak büyüyen bir şehir ve artan iş yükü gerçeğini görmezden gelerek; personelin yeterli olduğunu, asıl sorunun personelin çalışmaması olduğunu söyleyerek; çalışanların verdiği emeği karalama yolunu seçmişlerdir.

Kayapınar Posta Kargo Dağıtım Müdürlüğü yeni açılan bir müdürlüktür. Sürekli olarak büyüyen ilimizin ihtiyaçlarına cevap verebilmek için faaliyetlerine başlamıştır. Bu büyümeye kayıtsız kalamayan PTT yönetimi yeni bir dağıtım müdürlüğü daha kurmuş ama bu dağıtım müdürlüğüne yeterli personel almayıp, mevcut personeli ikiye bölmüştür. Kayapınar ilçesi şu an Diyarbakır’ın en büyük ilçesi konumundadır. 400 binden fazla nüfusa sahip olan ilçe sürekli gelişmekte ve nüfusu artmaktadır. Kayapınar ile birlikte Yenişehir ilçesine ait postaların da dağıtımının yapıldığı dağıtım müdürlüğündeki toplam dağıtıcı sayısı ise sadece 75’tir. Yanlış duymadınız 648 bin vatandaşın yaşadığı iki ilçede hizmet veren dağıtıcı sayısı sadece 75. Yalnızca bu veri bile nasıl bir vehamet içinde bulunduğumuzu gösteriyor.

Açıldığı günden buyana posta yoğunluğu ve personel eksikliği nedeniyle baskıların olduğu dağıtım müdürlüğünde son zamanlarda bu baskılar had safhaya çıkmıştır. Dağıtıcıların teslim edebileceklerinden çok daha fazla gönderi ile dağıtıma çıkmaları istenilmekte, dağıtımları yapılamayan fazla gönderiler hakkında arkadaşlarımıza soruşturmalar açılıp cezalar verilmektedir. Normalde dağıtıma çıkılması gereken sayısının 2-3 katı fazla gönderi ile dağıtıma çıkarılan dağıtıcılara, hepsinin dağıtılması, aksi takdirde ceza alacakları sicillerinin bozulacağı yönünde tehdit edilmektedir. Tek dertleri oturdukları koltukları korumak olanların masa başı hesaplamalarla iş yürütmeye çalışmaları iş yürümeyince de uyguladıkları baskı artık dayanılamaz bir hal almıştır. Defalarca dile getirilmesine, yazılı olarak istenilmesine rağmen işgücü tespiti yapılmamış, en son 2017 yılında yapılmış olan cihet parselizasyonu sonrası, şehir büyümesine rağmen yeni bir cihet parselizasyonu yapılmayarak adeta personel eksikliğinin resmi olarak ortaya çıkmaması için çaba sarf edilmiştir.

Bir gönderinin dağıtım alanında alıcısına teslim edilme süresi ortalama 5 dakikadır. Hesaplama yapıldığında 4-5 saat dağıtım alanında kalan bir dağıtıcının maksimum dağıtacağı gönderi adedi ortalama 60 olmalıdır. Ama arkadaşlarımıza hiçbir mevzuatta yeri olmayan bir tarzda 130-150 arası posta ile dağıtıma çıkması söylenmekte ve gönderilerin tamamının teslim edilmesi istenmektedir. Bu da açıkça arkadaşlarımıza mevzuat dışı çalışmayı dayatmaktır. Arkadaşlarımızı suça teşvik etmektir. Birçok arkadaşımız bu baskılardan kaynaklı usulsüz işlem yapmak zorunda kalmış ve bunun sonucunda ceza almıştır. Nitekim mahkeme kararı olmasına rağmen halen firma personeli arkadaşlarımıza, 7201 sayılı tebligat yasasını hiçe sayarak tebligat yaptırılmaktadır. Bundan dolayı maalesef birçok arkadaşımız usulsüz tebligattan kaynaklı ceza almış, halen hukuki süreci devam eden arkadaşlarımız da bulunmaktadır. Bir kamu kurumunda verilen emirlerin yazılı olması zorunluluğu olduğu halde, dağıtılması istenilen sayılar hiçbir şekilde yazılı olarak verilmemekte, tamamen şifahi olarak iletilmektedir. Yetkililere sorduğumuz zaman ise hiçbir şekilde sayı baskısı yapmadıklarını beyan etmektedirler. Sayı baskısı yapıldığına dair elimizde yazışmalar vardır ve bunları basın ile paylaşacağız.
Dağıtım merkezinde bulunan tüm gönderilen günlük olarak dağıtıma çıkarılması, dağıtılamayan gönderilerin ise dağıtım dönüşü listeden çıkarılması söylenmesine rağmen son gelen yazılarda listesinden gönderi çıkaran firma personeli arkadaşlarımızı işten atmakla, kadrolu arkadaşlarımızı ise disiplin cezası vermekle tehdit eden PTT yönetiminin ikircikli yaklaşımı bizlerin kuruma olan aidiyetini azaltmakta, iş barışına ciddi zarar vermektedir.

Buradan PTT yetkililerine sesleniyoruz: çözüm basit sadece personel alacaksınız, çözümü bizlere baskı kurarak, bizleri tehdit ederek veya bizlere ceza vererek gideremezsiniz. Eğer ki çözüm bulamıyorsanız, işgal ettiğiniz o koltukları derhal terk edin; iş bilen, liyakat sahibi, kurumsal aidiyete sahip ve biz emekçilerin yaşadığı sorunlar karşısında empati geliştirebilen nitelikli kadrolara bırakın işgal ettiğiniz o makamları…

Bizler PTT emekçileri olarak, buradan bizleri baskı ve cezalarla mevzuat dışı çalışmaya zorlayanlara söylüyoruz. Burası 184 yıllık köklü bir kurumdur, Ali Baba’nın çiftliği değil, dolayısıyla kanun ve mevzuatlar neyi öngörüyorsa o doğrultuda çalışmaya devam edeceğiz”dedi.