Dr. Danış, Türkiye’de ve dünyada kronik böbrek hastalığının her geçen gün artış gösterdiğine dikkat çekerek, “Maalesef ülkemizde organ bağışının büyük bir kısmı sadece bu haftada gündeme geliyor. Bu, hepimizi derinden etkileyen bir konu. Türkiye’de kronik böbrek hastalığı giderek artıyor ve bu hastalığın son evresi olan böbrek yetmezliği vakaları dramatik bir şekilde çoğalıyor.” dedi.
Türkiye’deki organ nakillerinin büyük bir kısmının canlı donörlerden yapıldığını belirten Dr. Danış, şunları kaydetti: “Türkiye’de yapılan böbrek nakillerinin yüzde 80’ine yakını canlıdan canlıya, yani hasta yakınlarından yapılıyor. Avrupa’da ise tam tersi bir durum söz konusu; organ nakillerinin büyük kısmı kadavradan sağlanıyor. Türkiye’de kadavradan yapılan organ bağış oranı sadece yüzde 20 civarında. Bu, içimi acıtan bir tablo. Kadavra organ bağışı oranını artırmamız gerekiyor. Bu konuda basına, kanaat önderlerine, din adamlarına ve hatta Milli Eğitim Bakanlığı’na büyük bir görev düşüyor.”
Dr. Danış, toplumda yanlış bir inanışa da değinerek organ bağışının dinen uygun olmadığı düşüncesinin doğru olmadığını belirtti. “Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 1979 yılında bu konuda yayımladığı yönetmelik var ve dinimiz bu konuda organ bağışını teşvik ediyor. Halkımızın bu konuda bilinçlenmesi gerekiyor. Türkiye’de her yedi kişiden biri kronik böbrek hastası ve bu oran giderek artıyor. Bu sorun, bireyin kapısını çalmadan duyarlılık kazanmamız gereken bir konu” şeklinde konuştu.
Organ bağışı yapmak isteyen kişilerin, 18 yaşını geçmiş, herhangi bir kronik rahatsızlığı bulunmayan ve sağlıklı bireyler olması gerektiğini belirten Dr. Danış, organ bağışı için sağlık merkezlerine, sağlık müdürlüklerine veya üçüncü basamak hastanelere başvurarak ve iki şahit huzurunda bu işlemin yapılabileceğini ekledi.
DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025EKONOMİ
28 Ağustos 2025