0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

2023-2024 eğitim öğretim yılının sona ermesiyle birlikte öğrenciler karnelerini aldı. Resmi verilere göre; Türkiye’de okullarda zorunlu örgün eğitim sisteminde kayıtlı 17 milyon 558 bin 25 öğrenciden, 442 bin 643’ü sistemin dışında kaldı. Bu durum, bölgelere göre farklılık gösteriyor. Eğitim Sen Diyarbakır Şubesi’nin raporuna göre; Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde okulu terk eden öğrencilerin oranı diğer bölgelere göre daha yüksek. Bu durumu, anadilde eğitimin yapılmaması ve ekonomik nedenler belirleyici olarak gösteriliyor. Eğitim Sen Diyarbakır 1 No’lu Şube Eş Başkanı Faruk Ercan, ile kentte öğrencilerin okula neden devam edemediği üzerine konuştuk.

“Pandemi ve deprem devamsızlığı artırdı”

Faruk Ercan, öğrencilerin okula devamsızlık yapmalarının temel sorunlarının pandemi ve sonrasında yaşanan depremle birlikte yoğunlaştığını belirtti. Ercan, “Çocukların bir kısmı köylerine, kırsal kesimlere gittiler. Orada bazı okul türleri olmadığı için eğitimden uzaklaştılar. Bazıları ise il dışına taşınmak zorunda kaldı ve bu öğrencilerin akıbetiyle ilgili elimizde net veriler yok” dedi.

Kur’an kursları ve mevsimlik tarım işçiliği

Ercan, bazı öğrenci gruplarının Kur’an kursları adı altında yatılı kurslara aktarılarak cemaatler ve tarikatlar üzerinden devamsızlık problemi yaşadığını bildirdi. “Hatta bazı ilçelerde, bu öğrencilerin kurslara aktarıldığında okullarda devamsızlık yapmamaları yönünde idarecilere telkinlerde bulunulduğuna dair elimizde veriler var” diye ekledi.
Bölgenin en temel sorunlarından biri olan mevsimlik tarım işçiliğine de dikkat çeken Ercan, “Özellikle mayıs ayıyla birlikte çocuklar, aileleriyle birlikte çeşitli şehirlere mevsimlik tarım işçisi olarak gidiyorlar. Daha önce genel merkez düzeyinde, giden çocukların gittikleri şehirlerde eğitim imkanlarının sağlanmasına yönelik çabalarımız oldu, ancak bu çabalar yetersiz kaldı. Tasarruf paketi kapsamında, var olan binaların yetersizliği ve yeni bina yapılmayacağı düşünüldüğünde, bu çocuklara eğitim imkânı sağlanmasının zor olduğu açık görünüyor” dedi.

Mesleki eğitim merkezleri ve kısıtlamalar

Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) kapsamında çocukların haftanın bir günü okula geldiğini hatırlatan Ercan, yeni Bakan Yusuf Tekin döneminde MESEM’in kapsamının daraltıldığını ve ciddi kısıtlamalar getirildiğini belirtti. Bu nedenle, birçok çocuğun MESAM’de işletmeye gidemez hale geldiğini ifade etti. Ercan, “İşletmelerde iş sağlığı ve güvenliği uzmanı, usta öğretici ve kapasite raporu gibi sorunlar nedeniyle bu öğrenciler kabul edilmiyor. Sonuç olarak, bu öğrenciler okula da devam edemiyorlar ve genel bir devamsızlık sorunu ortaya çıkıyor” diye konuştu.
Devamsızlık ve izin kullanımı
Bakanlığın yaptığı bir çalışmayla okul idarelerinin devamsızlıkları eklememe yetkisinin de alındığını belirten Ercan, “Haftalık olarak en fazla bir hafta geriye dönük çocuğa izin hakkı kullandırabiliyorsunuz. Daha önce mevsimlik tarım işlerinde çalışan aileler, devamsızlık hakkını kullanarak izin alabiliyordu, ancak bakanlık bu yetkiyi idarecilerden aldığı için artık bu da uygulanamıyor. Bu şekilde ciddi bir devamsızlık sorunu, hemen hemen tüm okullarda mevcut” dedi.

Meslek liselerinde durum daha ciddi

Özellikle meslek liselerinde bu sorunun daha belirgin olduğunu vurgulayan Ercan, “30 kişilik bir sınıfta en az 4-5 öğrenci sürekli devamsız. Bu öğrencilerin bir kısmı MESEM’e aktarıldıkları için devam etmiyorlar, daha sonra MESEM’den de ayrılan öğrenciler var. Bir kısmı, deprem ve pandemi sürecinde okulu bırakıp ailenin yaşadığı ekonomik sorunlar nedeniyle çalışmak zorunda kalan öğrenciler. Ayrıca, hemen hemen tüm okullarda bulunan mülteci çocukların çoğu da devamsız durumda” ifadelerini kullandı.