0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Mahkeme heyeti, Yüksel Güran, Enes Güran ve Salim Güran’ı “çocuğa karşı canavarca hislerle kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırırken, olayla ilgili şüpheli hareketleri bulunan Nevzat Bahtiyar ise “soluş getirmeme ve delilleri gizleme” suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası aldı.

Karar Sonrası Tepkiler
Mahkeme kararı, Diyarbakır halkında farklı yankılar uyandırdı. Kimi vatandaşlar cezanın adil olduğunu düşünürken, kimileri cezaları yetersiz buldu. Şehirdeki birçok yurttaş, adaletin yerini bulması gerektiğini vurguladı.

Karar sonrasını görüşlerini dile getiren Mehmet Büçge, “Allah’ın adaleti yerini buldu diye düşünüyorum. Ama gönül isterdiki bu davada gerçek katilin kim olduğunu kamuoyuna ve insanlara söylemelerini isterdim. Bu dava artık Güran ailesi davası değil, Türkiye davasına dönüştü. Ondan dolayı sosyal medyada da, avukatlarda da, hakimlerde de, savcılarda da hatta Cumhurbaşkanına kadar giden bir olay. Netice itibariyle 3 kişiye verilmiş ağırlaştırılmış hapsin doğru bir karar olduğuna inanıyorum. Nevzat Bahtiyar’a yönelik verilen cezada, Türkiye Cumhuriyeti yasalarında biliyorsunuz ki itirafçılara tanınan bazı haklar vardır. Nevzat Bahtiyar’da itirafçı olarak bu olaydan en az ceza alarak sonuca gitmiştir” dedi.

“BANA GÖRE BİR SKANDALDIR”
Kararın caydırıcı olmadığını savunan Eşref Duran ise şu ifadeleri kullandı: “Ben bunu söylemek istiyorum. Aslında bana göre bir skandaldır bu. Nevzat Bahtiyar’a verilen ceza hiçbir şeydir. 5 defa ifadesini değiştiren bir adama 4 buçuk yıl hapis cezası verilmesi bana göre bir skandaldır. En azından beraber yapmışlar bu işi. Beraber bu çocuğu ortadan kaybetmişler, onunda diğerleri gibi bir ceza almasını isterdim. Öbür tarafa da bakarsak bunlar arasında yine bir suçlu bulunamadı yine bir skandal Türkiye’de, koskoca Türkiye Cumhuriyeti bir çocuğun failini bu kadar aydan sonra çıkaramıyorsa bana göre bir skandaldır bu. Bu çocuğu kimin öldürdüğünü, niçin öldürdüğünü, niçin öldürüldüğü ortaya çıksaydı bu konuda kamuoyunu aydınlatsaydılar daha iyi olurdu. Nevzat’ın da az ceza aldığına inanıyorum. Onunda onlar gibi ceza almasını isterdim ki, bir daha böyle şeylerin bu çocukların başına gelmemesi için.”

“ADALET TERAZİSİ TAM DARTTI”
Kararı olumlu karşıladıklarını dile getiren emekli vatandaşlardan İkram Seykan ise, “Bu kararı olumlu karşılıyorum. Narin kızımızın kanı yerde kalmadı adalet yerini buldu. İlk defa adalet terazisi doğru tarttı. Onun için bu konuda mutluyuz, yalnız Nevzat için az bir ceza verildiğini düşünüyorum. Onun öldürülmeyle bir alakası yok fakat Nevzat’a az verdikleri için müzdaribiz onun dışında adalet terazisi tam dartmış” diye konuştu.

“RABBİM BİR DAHA BÖYLE BİR OLAY YAŞATMASIN”
Diyarbakırlı Robin Hood olarak tanınan hayırsever Yılmaz Acu ise, “Gel gelelim bir insanı öldürmek kainatı öldürmek gibidir, bu bir hadisi şeriftir. Bir evlat nasıl büyüyor, çok zor şartlarda büyüyor. Narin olayında adalet yerini buldu diyelim. En azından ülkemizdeki adalet böyle işliyor. Cezayı az bile buluyorum. Nasıl bir yavruyu, nasıl bir evladı, nasıl bir canı öldürebiliyor ki, vicdan ve merhamet yok bunlarda. Bence bu ceza az bile bence idam verilmeliydi. Çünkü, bermuda şeytan üçgeni gibi aylardır bu olay devam ediyor, içimizi karartı hepimizi derinden üzdü. Ben değil, Diyarbakır değil, Türkiye değil bütün dünya üzüldü bu duruma. Rabbim bir daha böyle bir olay yaşatmasın. Temennimizdir. Herkes evladına sahip çıksın çünkü, hayat zor, yaşam zor evlat acısı daha zor. Allah kimseye evlat acısı vermesin. Nevzat Bahtiyar’a verilen ceza konusunda ise, devletimizin, hakimlerimizin, Cumhuriyet Başsavcılığımızın yaptığı araştırmaları net ve kesin olduğu için bu cezayı uygun görmüşlerdir. O konuda fazla bir şey demekte doğru değil. Bu ceza alanlar cezalarını çekecekler, Allah’a hesap verecekler” diye konuştu.
Sosyal Medyada Tepkiler
Davanın kararı sosyal medyada da geniş yankı buldu. Sosyal medyada binlerce yorum yapılırken, kullanıcıların çoğu verilen kararı yeterli bulmadı. Bazı yorumlar ise “Adalet yerini buldu” görüşünü paylaştı.
Diyarbakır, bu kararla birlikte yürek yakan bir olayın hukuki boyutunu geride bıraktı. Ancak Narin Güran’ın anısı, adalet arayışı ve toplumsal farkındalık konularında uzun süre daha tartışılacağa benziyor.