DOLAR 41,0955 0,51%
EURO 47,6113 0,57%
ALTIN 4.462,53-0,34
BITCOIN %
Diyarbakır
35°

AÇIK

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Kayıp Yakınları 851. Hasan Ocak Faillerini Sordu

Kayıp Yakınları 851. Hasan Ocak Faillerini Sordu

İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” eyleminin 851. haftasını, Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleştirdi. Eyleme DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, kayıp yakınları, sivil toplum örgütü temsilcileri ve hak savunucuları katıldı. Eylemde, faili meçhul ve gözaltında zorla kaybedilenlerin fotoğrafları taşındı.

ABONE OL
31 Mayıs 2025 15:04
Kayıp Yakınları 851. Hasan Ocak Faillerini Sordu
1

BEĞENDİM

ABONE OL

31 Mayıs 2025 15:04


Kaynak: BİLAL DALGIÇ

Açıklamayı İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şube yöneticisi ve Eğitim-Sen üyesi Fırat Akdeniz okudu.Açıklamada 1995 yılında İstanbul’da gözaltına alınan Hasan Ocak’ın hikayesi okundu.

30 yaşındaki öğretmen Hasan Ocak, 21 Mart 1995 tarihinde polisler tarafından gözaltına alınır. Vatan Caddesi’nde bulunan İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne götürülür. Burada başında Bayram Kartal’ın olduğu TİM-3 tarafından işkenceye maruz bırakılır.

İstanbul Tem Şubede Hasan OCAK ile aynı zamanda gözaltında bulunan iki kişi onu karakolda gördüklerine tanıklık eder. Gözaltında bulunan başka iki kişi de Hasan Ocak’ın ismini parmak izi listesinde gördüklerini açıklar. Yine, başka bir tanık ise şubede bir hareketlilik olduğunu, polislerin “Hasan Ocak getirildi” diye aralarında konuştuklarını duyduğunu söyler.

Her yerde Hasan’ı arayan Ocak ailesi ve İHD, herhangi bir resmi bilgiye ulaşamaz. TBMM, Başbakanlık, Bakanlıklar, Savcılıklar ve hastanelere yapılan resmi başvurulardan bir sonuç alınamaz.
Türkiye’yi ayağa kaldıran, yurtdışında da ses getiren 58 günlük arayışın sonunda devlet; Hasan Ocak’ın ağır işkence izleri taşıyan ve “meçhul kişi” olarak işlem gören bedeninin, Altınşehir Kimsesizler Mezarlığı’nda olduğunu açıklamak zorunda kalır. Bu açıklamadan sonra dönemin İnsan Haklarından Sorumlu Bakanı Algan Hacaloğlu “Toplumdan hükümet adına özür diliyorum” der.

Ocak ailesi, İstanbul Tem Şube Müdürlüğü ve “Tim-3″ polisleri hakkında DGM Başsavcılığına, Beykoz Savcılığına ve Fatih Savcılığına suç duyurusunda bulunulur ama hiçbir sonuç alamaz. Ocak ailesi Adalet Bakanlığına başvuruda bulunarak etkin soruşturma yapmayan savcılar hakkında şikâyetçi olur ancak Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Müdürlüğü bu şikâyeti işleme almaz. Fatih Cumhuriyet Savcılığı, terörle mücadele şubesi polisleri ve olayın soruşturulması ile ilgili görevlerini ihmal eden devlet yetkilileri ile ilgili yapılan suç duyuruları hakkında “şikâyetlerin somut bir veriye dayanmadığı” gerekçesi ile takipsizlik kararı verilir.

İç hukuktan sonuç alamayan Ocak ailesi 26 Temmuz 1996 tarihinde AİHM’e başvurur. AİHM 15 Temmuz 2004 tarihinde Sözleşme’nin yaşam hakkını düzenleyen 2. maddesinin usul yönünden ihlal edildiğine karar verir.

Bu mücadelenin ilk gününden bugüne yüreğiyle, sözüyle, direnişiyle omuz veren Ocak ailesinden Maside Ocak’ın da söylediği gibi; tam 30 yıldır, örgütlü zulmün nasıl örgütlü kötülüğe, o kötülüğün de nasıl örgütlü vicdansızlığa dönüştüğünü iliklerimize kadar hissederek yaşadık. Bu topraklarda, sevdiklerimizi gözaltında kaybetmenin acısıyla her gün yeniden yanarak büyüdük. İyi biliyoruz ki, bir adım geri atmak; Hasan’ımıza sırt çevirmek, gözaltında kaybedilen tüm sevdiklerimize ve onların uğruna verdiğimiz adalet mücadelesine ihanet etmektir. İşte bu yüzden ne vazgeçtik ne durduk. Ve söz veriyoruz: Asla durmayacağız.

 

gazetedetay

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP