Yakıcı güneşin altında, köy kıyısına getirilen kepçeler ilerlerken karşılarında bir avuç kadın belirdi. En önde, yaşının yorgunluğunu değil, inancının gücünü taşıyan Dayîka Ezîze vardı. “Bu topraklar bizim, bu dağlar bizim, bu hava bizim… Toprağımı da doğamı da vermem!” diyerek iş makinelerinin önünü kesti.
“Bu köy 7 kere yakıldı, 7 kere biz yeniden yaptık”
Dayîka Ezîze, bu toprakların hikâyesini unutmamıştı. Yanına aldığı birkaç köylü kadınla birlikte kazı yapılmak istenen alanın ortasına oturdu. “Bu köy 7 kere yakıldı, biz her seferinde yeniden yaptık. Şimdi de madenle, kepçeyle yok etmek istiyorlar. İzin vermeyeceğiz,” dedi.
Kadınların direnişi karşısında kepçe operatörü çalışmayı durdurmak zorunda kaldı. “Ben de bu köydenim, elimden bir şey gelmez” dese de Ezîze kararlıydı: “Seni de kandırıyorlar. Biz burada maden istemiyoruz.”
“Tapulu toprağımıza çökmek istiyorlar”
Dayîka Ezîze, kendilerine ait tapulu arazilerde maden araması yapılmak istendiğini belirterek, hem çevre örgütlerine hem de kamuoyuna çağrıda bulundu:
“Bugün biz durduk, yarın daha fazla insan durmalı. Bu sadece bizim değil, herkesin davası. Doğaya sahip çıkmak vicdan işidir.”
Ne Olmuştu?
2020 yılında Lice ile Bingöl’ün Genç ilçeleri arasında kalan dağlık bölgelerde “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir” raporu verilmiş, ardından binlerce ağaç kesilmişti. Mizak Mahallesi’nde 10 Aralık 2024’te başlayan süreç, bölge halkının tepkisine rağmen hızla ilerledi. Son olarak 25 Haziran 2025’te yeni bir bilirkişi heyeti bölgeye gelerek köylülerin görüşlerini dinlemişti.
Ancak resmi süreçler köydeki kadınların vicdanını ikna edemedi. Şimdi Lice’de bir köyde, kepçelerin önünde direnen bir kadının sesi yankılanıyor:
“Doğamıza dokunmayın!”
DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025EKONOMİ
28 Ağustos 2025