0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu’nun düzenlediği anma etkinliğine, Galeria Mülk Sahipleri Platformu, Sivil toplum kuruluşları ve siyasi parti temsilcileri, ile milletvekilleri katıldı.

ALINAMAYAN ÖNLEMLER DEPREMİ FELAKETE DÖNÜŞTÜRDÜ

Yaşamını yitirenlerin anısına yapılan saygı duruşunun akabinde o dönemin Kent Koruma ve Dayanışma Platformu dönem sözcüsü Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Elif Turan, yaptığı konuşmada, “1 yıl geçti, tamda 1 yıl önce hepimiz o derin uykumuzdan bir sarsıntı ile uyandık. Hayatımızın en uzun iki dakikasıydı. Üzerinden bir yıl geçmesine rağmen acısı hala derin ve taze. Kabuk bağlamayan bir yaramız var. Hala kanayan bir yaramız var. Acımız ilk günkü gibi taze. Böyle olmayabilirdi. Bilim ve teknik önemsenmiş olsaydı, 7 Şubat 2023’e uyandığımızda tıpkı bir yağmur, bir kar yapıyormuşçasına deprem oldu diyebilirdik. Aınmayan önlemler bilimin ve tekniğin önemsenmeyişinden dolayı bir felakete dönüştü Ne yazık ki, alınamayan önlemler ve tedbirlerden kaynaklı on binlerce yurttaşımızı kaybettik ve yüz binlerce vatandaşımız yaralandı.” dedi.

O GÜN SAHİPSİZLİK FELAKETİNE DE ŞAHİT OLDUK

Depremin hemen akabinde kurulan DKKDP Kriz masasının sözcülüğünü yapan Dem Parti DBB eş başkan adayı Doğan Hatun ise, hayatını kaybedenleri anarak başladığı konuşmasında, “O gün sadece depremin felaketine şahit olmadık, depremden daha büyük bir felaket olan sahipsizliğe de şahit olduk. Depremi yaşayan illerdeki vatandaşların devlet tarafından nasıl sahipsiz bırakıldığına da şahit olduk. Amed, depremden 17 dakika sonra bir kriz masası oluşturdu. Başta kendi yaralarını daha sonra gücü doğrultusunda erişebildiği diğer deprem bölgelerinin yarasını iyileştirmeye çalıştı. Kısıtlı imkanlarla bu kadarını yapabildik. Adıyaman’da soğuktan donarak ölen canlara şahit olduk. Hatay’da enkaz altında feryat eden ve maalesef herhangi bir arama kurtarma ekibinin yetişemediği ve yaşamını yitiren canlara da şahit olduk.” dedi.

DEPREMDE ÖLENLERİN SAYISI HALA BELİRSİZ

Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da bir açıklama yaparak, “Geçen yıl bu saatlerde sayısını hala bilmediğimiz binlerce yurttaşımız Türkiye’nin 11 ilinde malesef yaşamını yitirdi. Halen bile sayısı belli değil. Geçen gün o dönemin bakanı 130 bin sayısını itiraf etti. Resmi rakamlar 55 bin civarında. Sahipsiz, kimliksiz bir çok mezarlık var. Kayıplar var, kayıp çocuklar var ve bu büyük felaketin sonuçları henüz tahmin edilmiş değil. Daha doğrusu bu büyük felaketin sonuçlarını bile bilecek durumda değiliz. Evet deprem bir doğal felaket bunu önlemek mümkün değil ama insani maliyetlerini en aza indirmek sonuçta mümkün. Türkiye bir deprem kuşağında yer almasına rağmen yıllarca ihmaller, görevi kötüye kullanmalar, göz yummalar, rantçı siyasetçi anlayışlar malesef Türkiye’yi bir açık mezarlığa dönüştürdü” dedi.