Çoğu insan için göz ardı edilen, belki de değersiz görülen bu kuru ekmekler, Abdurrahman Amca için hayatta kalmanın bir aracı olmuş durumda. Sabahın erken saatlerinde başladığı yolculuğunda, Diyarbakır’ın çeşitli mahallelerini dolaşarak çöplerde bulduğu ekmekleri topluyor. Gün sonunda yaklaşık 20 kilogram kuru ekmek topluyor ve bunları kilogramı 2,5 TL’ye satarak gün sonunda ancak 50 TL kazanabiliyor. Bu para, hem kendisi hem de eşinin yaşamını idame ettirmesi için yeterli değil ama Abdurrahman Amca’nın “bir şekilde geçinmeye çalışıyoruz” diyerek gösterdiği direnişi simgeliyor.
6 Şubat’ta meydana gelen ve Türkiye’yi sarsan büyük depremler, Abdurrahman Amca ve eşi gibi birçok yaşlının hayatını daha da zorlaştırdı. Diyarbakır’ın birçok noktasında hissedilen sarsıntı, özellikle eski yapıların bulunduğu Bağlar ilçesindeki evlerde ağır hasar bıraktı. Yanık Köşk semtindeki evleri de bu yıkımdan nasibini aldı. Eşiyle birlikte yaşadığı ev, ağır hasarlı olarak kaydedildiği için yaşam koşulları oldukça zorlaştı. Güvenli barınma imkanı olmayan çift, zaman zaman evin bir bölümünde risk altında yaşamak zorunda kalıyor.
Devletin sağladığı yaşlılık maaşı, Abdurrahman Amca’nın eşiyle birlikte temel ihtiyaçlarını karşılamasına yetmiyor. İkisi de sağlık sorunları yaşayan çiftin, düzenli gelire ve ilaç desteğine olan ihtiyacı günden güne artıyor. Abdurrahman Amca, “Bize verilen yaşlılık maaşı çok az. Çöplerden ekmek toplayarak geçimimizi sağlamaya çalışıyoruz” diyor ve ekliyor: “Bu yaştan sonra dilenmektense çalışmak daha iyidir diye düşünüyorum. Allah’ın verdiği ekmeği de ziyan olmasın diye değerlendiriyorum.”
Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi, yoksulluğun ve sosyal imkansızlıkların derin izler bıraktığı bir bölge olarak dikkat çekiyor. Yanık Köşk semtinde Abdurrahman Amca gibi birçok yaşlı ve muhtaç aile, günlük ihtiyaçlarını karşılamak için zorlu yollara başvurmak zorunda kalıyor. Mahalle sakinleri, komşularının çoğu zaman aç yattığını belirterek, bölgenin sosyo-ekonomik koşullarına dikkat çekiyor.
Diyarbakır’da ekonomik sıkıntılar ve işsizlik gibi sorunlar yaygın olsa da, Abdurrahman Amca’nın verdiği mücadele, bu zorluklarla başa çıkmanın ve hayatını idame ettirmenin bir örneği olarak görülüyor. Onun için kuru ekmekler, sadece bir kazanç kapısı değil, aynı zamanda onurlu bir yaşam mücadelesi anlamını taşıyor. Komşuları, Abdurrahman Amca’nın azmi ve sabrının gençlere örnek olması gerektiğini vurgularken, yaşlı adama destek sağlanması gerektiğini düşünüyor.
Bu zorlu yaşam hikayesi, hem Diyarbakır’ın hem de Türkiye’nin farklı şehirlerinde yaşayan yoksul ve muhtaç insanların durumuna ışık tutuyor. Abdurrahman Amca’nın günlük çabaları, yalnızca bireysel bir hikaye değil, yoksulluğun ve dayanışmanın adeta bir aynası olarak karşımıza çıkıyor.
DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025DİYARBAKIR HABERLERİ
28 Ağustos 2025EKONOMİ
28 Ağustos 2025